top of page
Hakkımda

      1991 yılında İstanbul’da doğdum.  2017 yılından beri fotoğrafla ilgilenmekteyim. Fotoğrafta ilgi alanım hayatın kendisi.. Bence fotoğraf demek insan demektir. Çocuğundan yaşlısına, kızından erkeğine hayat demektir. Mesela çocuklar.. Sokaklar onlarla renklenir. Hayatın rengidir çocuklar.. Yaşlılar.. Yüzlerdeki her bir kırışıklık ayrı bir yaşanmışlığı anlatır.. Ya da yem satıcıları, ayakkabı boyacıları,kağıt toplayıcıları, balıkçılar, nasırlı eller ,kirli paslı yüzler vs.. Onlar da emektir, alın teridir, ekmek parası demektir. Bakmak ile görmek arasındaki fark renk körlüğünden değil, duygu yoksunluğundan kaynaklanır. Her gün yanlarından geçtiğimiz ancak görmediğimiz gerçek hayattır onlar. Hayatın ta kendisidir. Ara Güler'in dediği gibi “Hayat küçük adamların hikayesidir.İngiltere kraliçesinin hayatı bir boka yaramaz.”

       Siyah beyaz ve belgesel tarzda çalışmayı seviyorum. Bununla ilgili olarak halihazırda devam eden projelerim üzerine çalışmaktayım. Fotoğraf benim için tutkudan öte bir hal almış durumda. Siyah beyazın büyüsüyle hayatı kaydetmek, gelecek nesillere aktarılacak bir ürün ortaya koymak bence mükemmel bir duygu. Ve ben buna ulaşmaya çalışıyorum. Kalplere dokunmaya, kalplerde misafir olmaya çalışıyorum. 

       Fotoğrafın sadece deklanşöre basmaktan ibaret olmadığının bilinciyle kendimi sürekli geliştirmek üzere okumalarıma ve araştırmalarıma devam ediyorum.  Eugene Smith , Sebastiao Salgado,Ara Güler gibi üstatlar olmak üzere fotoğraf sanatına gönül vermiş sanatçıların fotoğraflarını ilgiyle izlemekteyim. Türkiye’de çeşitli karma sergilerde, yurt dışında ise  Blankwall Galeri ve Hanya Fotoğraf Festivali’nde fotoğraflarım sergilemeye değer görülmüştür.

      Dijital fotoğrafçılığın yanında 2019 yılından beri analog fotoğrafçılıkla ilgili de yoğun  bir şekilde çalışmalarımı sürdürmekteyim. Filme görüntüleri kaydetmeyi ve bu görüntülerin evimdeki karanlık odamda mucizevi bir şekilde fotoğraf kartları üzerinde belirmesini izlemek bana büyük bir haz veriyor.

      Fotoğraf ne fotoğrafı olursa olsun bir duygusu olması gerekir diye düşünüyorum. Kıssadan hisse, Eddie Adams çok doğru söylemiş.. "Eğer seni güldürüyorsa, seni ağlatıyorsa ve yolculuk yüreğinden başlıyorsa bu iyi bir fotoğraftır."
 

bottom of page